"Yazın ortasında serinlemek istiyorsanız; adresiniz Saklıkent olmalı"
Tatil yolunuz Fethiye yakınlarından geçecekse Saklıkent’e uğrayıp bu masalsı atmosferi yaşayın derim.
Kanyon; nehirlerce oluşturulmuş derin vadilere verilen isimdir. Uzun süreli erezyonlar, yaylalar üzerinde kanyonları oluşturabiliyor. Kanyonların her iki yanındaki duvarlar, dayanıklı sert kayalara dönüşebiliyor. Saklıkent Kanyonu da bu doğa mucizelerinden birisi.
Yaklaşık 15 km uzunluğundaki kanyon, Bey dağlarının kaynak sularına ev sahipliği yapıyor.
Saklıkent Kanyonu’nun keşfi yakın bir tarihe dayanıyor. Rivayete göre bir çoban, keçisinin buraya kaçması sonucu keçinin peşinden gider ve kanyonu keşfeder. Çobanın eşsiz akıntılı soğuk suyu çevre yerleşimlere anlatması merak uyandırır. Daha sonra kanyonun bildirilmesinin ardından, Çevre ve Orman Bakanlığı Kanyonu Milli Park ilan etmiş. Sonrasında özel firmaların da desteği ile Saklıkent bugünkü halini almış.
Kanyonda rahat gezmek için, sağlam ve altı sert deniz ayakkabı almayı sakın unutmayın. Taşlarda rahat yürümek ve çamurlu suyun kayganlaştırdığı kayalardan geçerken kaymamak için ihtiyacınız olacak.
Kıyafet olarak içinize mayonuzu mutlaka giyin. Kanyondan geçerken üzerinizdekiler ıslanacağı için mayo sizi daha az rahatsız edecektir. Yanınıza mümkünse küçük su geçirmez bir çanta alın içine fotoğraf makinenizi ve telefonunuzu koyacağınız büyüklükte. Çamurlu ve hızlı akan suda bastığınız yeri göremediğiniz için dengenizi kaybedebilirsiniz. Yürümenin oldukça zor olduğunu söylemekte yarar var.
Kanyon ağzına, güçlü ve gür akan suyun üzerine yapılmış 150 metre uzunluğundaki asma, tahta merdivenlerden geçerek ulaşıyorsunuz.
Kanyona girişte, çok güçlü akan su hemen hemen belinize kadar gelmekte. Yolun en zorlu kısmı bence burası zaten. Halata sıkıca tutunun, yürürken ayaklarınızı yerden kaldırmayın, sürükleyerek ilerleyin. O zaman akan suya karşı dengenizi korumak daha kolay oluyor.
Zaten suda, o kadar çok soğuk ki, belli bir süre sonra içinde kalmanız çok zor. Yine de halata tutunurken suyun şiddetine direnmenin keyfi de hiçbir şeyde yok. Bence iyi ki gelmişim diyeceksiniz =)
Tatil yolunuz Fethiye yakınlarından geçecekse Saklıkent’e uğrayıp bu masalsı atmosferi yaşayın derim.
Yaklaşık 15 km uzunluğundaki kanyon, Bey dağlarının kaynak sularına ev sahipliği yapıyor.Saklıkent Kanyonu’nun keşfi yakın bir tarihe dayanıyor. Rivayete göre bir çoban, keçisinin buraya kaçması sonucu keçinin peşinden gider ve kanyonu keşfeder. Çobanın eşsiz akıntılı soğuk suyu çevre yerleşimlere anlatması merak uyandırır. Daha sonra kanyonun bildirilmesinin ardından, Çevre ve Orman Bakanlığı Kanyonu Milli Park ilan etmiş. Sonrasında özel firmaların da desteği ile Saklıkent bugünkü halini almış.
Kanyonda rahat gezmek için, sağlam ve altı sert deniz ayakkabı almayı sakın unutmayın. Taşlarda rahat yürümek ve çamurlu suyun kayganlaştırdığı kayalardan geçerken kaymamak için ihtiyacınız olacak.
Kıyafet olarak içinize mayonuzu mutlaka giyin. Kanyondan geçerken üzerinizdekiler ıslanacağı için mayo sizi daha az rahatsız edecektir. Yanınıza mümkünse küçük su geçirmez bir çanta alın içine fotoğraf makinenizi ve telefonunuzu koyacağınız büyüklükte. Çamurlu ve hızlı akan suda bastığınız yeri göremediğiniz için dengenizi kaybedebilirsiniz. Yürümenin oldukça zor olduğunu söylemekte yarar var.
Kanyon ağzına, güçlü ve gür akan suyun üzerine yapılmış 150 metre uzunluğundaki asma, tahta merdivenlerden geçerek ulaşıyorsunuz.
Zaten suda, o kadar çok soğuk ki, belli bir süre sonra içinde kalmanız çok zor. Yine de halata tutunurken suyun şiddetine direnmenin keyfi de hiçbir şeyde yok. Bence iyi ki gelmişim diyeceksiniz =)
0 yorum:
Yorum Gönder